Cehennemin orta yerinde nasıl çırılçıplak kaldığımı sana nasıl anlatırım bilmiyorum ama sağ gözümden iki damla yaş düştü. Elbet görmüşsündür. Aşıklar çeşmesinde elimi yüzümü yıkarken fazla aciz gözüküyorum biliyorsun. Şiir yazacağım diye oturduğum tüm masalardan sarhoş kalktığımı da biliyorsun .Adınla başladığım cümlelerin sonunu hıçkırıklara buladığımı görüyorsun. Bir tas su verdiğinde zemzem misali şükre durduğuma da şahitsin. Söyle iki gözüm ne diye gidersin ?
Yazacak onca şeyin arasından sıyrılıyorsa eğer ölüm, şiir her şeyi herkesi her türlü beladan musibetten kurtarabilir bir dua gibi geliyorsa eğer, bütün kelimelerimi dar ağacına asmaya hazırım. Gece oldu yazarız belki aklımızdan geçenleri, aruzu ve vezni hesaba katmadan. Bir kahve koyarız bardağımıza. Pencere önlerini küllük eylediğimiz vakitlerde telaştan, koşuşturmalardan uzaklaşır belki başımız.. Bir erkek olmayı düşünürüz belki. Sevdiği kadına sahip çıkan. Bir baba olmayı düşleriz belki . Her gün sabahtan akşama değin çocukları için çalışan. Bir anne olmayı düşlemek zor gelmez bize. Memelerimizden bebelerimizin ağzına yaşam dolar. Küçücük bir çocuk oluruz belki gecenin bir yarısında karanlığı yırtarcasına pırıl pırıl! Bir bebek olur, bereketin tozlu izlerini üzerimizde taşırız. Aslına bakarsan bizden hiçbir bok olmaz! Biz ne karanlığı yırtarız ne de birine hayat veririz. Bizden olsa olsa ölüm çıkar, yas çıkar. Çığlık
Yorumlar
Yorum Gönder